Prof. Dr. Halil İbrahim Seçer
Beyin ve Sinir Cerrahisi (Nöroşirürji)
Torasik çıkış sendromu
Torasik çıkış sendromu cerrahi tedavi yönünden çok tartışmalı bir konudur. Şikayet ve bulgular kol ve eli besleyen damar ve sinirlerin göğüs seviyesinde tuzaklanması sonucu ortaya çıkar.
Köprücük kemiği ve birinci kaburga arasındaki açı değişiklikleri, doğumsal anormallikler ya da travmatik nedenlerle olan daralmalar, kırıklar, büyük damarın balonlaşmaları ve akciğer tümörleri, boyunda fazladan bulunan kaburga gibi nedenlerden dolayı sinir ve damarlara bası oluşur.
20-40 yaş grubunda daha sık görülür ve kadın-erkek oranı 4/1’ dir. Saç kurutma, ağır kaldırma ve yüksek raflardan eşya alınırken yapılan hareketlerde kolda, yüzük ve küçük parmaklarda ağrı ve uyuşmalar ortaya çıkmaktadır. Kuvvet kaybı ve kas erimesi nadiren olabilir.
Sinir elektrik testleri, EMG ve diğer tetkikler genelde normaldir. Direk radyografik incelemeler ve anjiografi tanı ve ayırıcı tanıda önemlidir. Tanı daha çok muayeneye göre konur.
İlk olarak konservatif tedavi düşünülür. Şikayet ve bulgularda artışa yol açan hareket ve pozisyonlardan uzaklaştırma ve fizik tedavisi bu basamakta önemlidir. Konservatif tedavinin yetersiz olması, geçmeyen ağrı, belirgin nörolojik kusur ve ilerleyici damar problemli olgularda cerrahi tedavi düşünülebilir. Ancak cerrahi tedavi sonuçları her zaman beklenen sonucu garanti edemeyebilir.
Neden olarak genellikle sinirlere bası oluşturan gergin bant veya skalen kaslar suçlanır. Tedavide suçlanan bandın cerrahi olarak kesilmesi ve kasların gevşetilmesi yapılır.